İtalya’da cezaevi sisteminde yapılan köklü değişiklikler, binlerce mahkumun özgürlüğüne kavuşmasına olanak tanıyor. Hükümet, ceza infaz sistemini yeniden değerlendirmek amacıyla önemli adımlar atarak, cezaevlerindeki aşırı kalabalığı azaltmayı hedefliyor. Özellikle son yıllarda ciddi sosyal sorunlara yol açabilen bu durum, bildirilen cezaevi doluluk oranlarının %150'leri bulmasıyla daha da kritik bir hal almıştı. Şimdi ise İtalya’da başlatılan yeni reform ile eski mahkumların serbest kalması süreci hız kazanıyor. Geçtiğimiz günlerde alınan kararlarla birlikte, farklı suçlardan mahkum olan birçok kişi, belirli koşullar altında serbest bırakılacak.
İtalya’nın cezaevleri, yıllardır aşırı doluluk ve kötü yaşam koşulları nedeniyle eleştiriliyordu. 2020‘de yapılan bir araştırmaya göre, kıtanın en dolu cezaevi oranıyla karşı karşıya kalan İtalya, mahkumların yaşam standartları konusunda uluslararası düzeyde tartışmalara konu olmuştu. Hem insan hakları dernekleri hem de farklı sosyal gruplar, hükümetin bu sorunu çözme konusundaki yetersizliğini dile getirmiş ve sık sık eylemler gerçekleştirmişti. Sonuçta, kamuoyu baskısı ve sosyal dayanışma, hükümeti harekete geçirmekte etkili oldu.
2021 yılında gerçekleştirilen ceza infaz reformu, İtalya'daki cezaevlerinde bulunma sürelerini önemli ölçüde azaltacak yeni düzenlemeleri gündeme getirdi. Ancak bu süreç, yalnızca belirli türde suçlarla sınırlı kalacak. Kendi kendine zorunlu sosyal görevler, rehabilitasyon programları ve teknolojik takip gibi alternatif yöntemlerin sunulması ise mahkumların topluma kazandırılmasını hedefliyor. Uzmanlar, bu adımların olumlu bir çevre yaratacağına inanıyor.
Söz konusu reformların ardından, belirli suçlardan hüküm giymiş mahkumların serbest bırakılması yönünde kararlar alınmaya başlandı. Hükümet, bu kişilerin belirli toplumsal koşullara uyması halinde, tedavi ve rehabilitasyon süreçlerine tabi tutacağını vurguladı. Bununla birlikte, serbest kalan mahkumların topluma entegre olması, toplumda huzursuzluk yaratmadan sağlanacak şekilde planlandı. Uzmanlar, bu sürecin dikkatle izlenmesi gerektiğini ve sosyal hizmetlerin güçlendirilmesinin önemine dikkat çekiyor.
Serbest bırakılacak mahkumların pek çoğu, suçlarının arka planında yatan sosyal sorunların ve ekonomik sıkıntıların etkisiyle suça yöneldiklerini belirtiyor. Bu nedenle, onlara sunulan rehabilitasyon programlarının başarısı ve entegrasyon süreçleri, yaşanacak sorunların minimuma indirilmesi açısından kritik öneme sahip olacak. Hükümet kanadı, bu süreçlerin tamamlanmasının ardından, bütçe ve insan kaynaklarını daha da artırarak, sosyal hizmet alanındaki ekiple birlikte çalışacaklarını garanti etti.
İtalya'daki bu gelişmeler, Avrupa'da ceza infaz sisteminin dönüşümüne dair önemli bir örnek teşkil ediyor. Başka ülkelerde de benzeri uygulamaların başlaması bekleniyor. Cumhurbaşkanı ve Adalet Bakanı, cezaevlerinde yaşanan sorunların yalnızca İtalya’ya özgü olmadığını vurgulayarak, uluslararası iş birliği çağrısında bulundular. Nisan 2022'de düzenlenecek olan Avrupa Adalet Zirvesi'nde bu konuların daha detaylı ele alınacağı öngörülüyor. Terörizm, organize suçlar ve diğer bazı suçluluk biçimleri konusunda ise hala sıkı önlemlerin alınması gerektiği yönündeki söylemler, tartışmaların devam etmesine yol açacaktır.
Sonuç olarak, İtalya'da atılan bu adımlar, mahkumların topluma kazandırılması ve insan hakları ihlallerinin azaltılması açısından tarihi bir fırsat olarak değerlendiriliyor. Binlerce mahkumun özgürlüğüne kavuşması yalnızca bireysel hikayelerle sınırlı kalmayacak; bu durum, ülke genelinde toplumsal yapının yeniden şekillenmesine de neden olabilecektir. Ülkenin geleceği için atılan bu cesur adımlar, umarız ki diğer ülkeler için de ilham kaynağı olur.